Hazret-i Ebû Hureyre (Radıyallâhu anh)den rivâyet edilmişdir:
“Âllâh Teâlâ aksırığı sever, esnemeyi sevmez. Bir kimse aksırır da Allâh’a hamd ederse, bunu duyan her müslümanın ona, “yerhamükallâh” demesi gerekir. Esnemeye gelince, o şeytandandır. İnsan gücü yetdiği kadar onu engellesin. İnsan esner de: “Hâh…” derse, şeytan ona güler.”
Mütercim:
Nezle hastalığı olmadığı bir zamanda sağlık ve neş’e halinde gelen aksırma uyarıcı ve ibâdete teşvîk edici bir işâret taşıdığından iyi bir şey’dir. Esnemek ise, usanma ve tenbellik alâmeti olduğu için iş ve ibâdetden insanı alıkoymakla Allâh katında mekruhdur. Şeytanın hoşlandığı bir şey’dir. Onun için bu iş şeytana nisbet edilmişdir. Yoksa her işin yaratıcısı Allâh’dır. Onun için bir kimse aksırdığı zaman Allâh’a hamd etmeli ve esnediği zaman da onu engellemek için ağzını kapamalı ve çirkin ses çıkmasını önlemelidir. Çünki esneyib de ağzı açarak “Hâ…” dedikce şeytan sevinir ve güler. Bir de böyle çirkin bir şekilde esnemek köpeğin hareketine benziyeceği cihetle, en güzel bir kıvâmda yaratılan insanın şekli değişmiş olur. Bu bakımdan da esnemek çirkin bir şey’dir.
[Zübdetü’l-Buhârî, Ömer Ziyauddîn Dağıstânî, EDEB BAHSİ, sh: 917-18, Hadîs-i Şerîf: 1366]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder