“-Şübhe yok ki, ahdin güzelliği, verilen söze, yapılan mukâveleye güzelce riâyet edilmesi îmândandır.”
Îzâh:
Ahd, söz verme, yemin etme, mukâvele yapma, bir şeye mürâcaatda bulunma gibi mânâlara gelir. Ahde riâyet, verilen sözde durmak; güzel dînî bir terbiyenin netîcesidir, insâniyyet muktezâsıdır. Bunun hilâfına hareket ise bu yüksek terbiyeden mahrûmiyyetin bir alâmetidir.
Binâenaleyh gerek fertler, gerek milletler yapmış oldukları ahde riâyetkâr olmalıdırlar.
[Hikmet Gonceleri, Ömer Nasûhi Bilmen, sh:89, Hadîs-i Şerîf:96]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder